"çıkmaz demeyin, şansınızı deneyin" by AbSurDMaN
hazır internette olduğum zamanın çoğunu twitter'da geçirmeye başladım, 11 gündür yazmıyorum ve halihazırda atarlıyım; tüm bunları ortak paydada buluşturarak twitter dünyasına dair şahsımda tiksinme duygusu yaratan hareketlere çemkirmeye karar verdim.
don't follow me if you dare: sanal dünya ve popüler olma güdüsü üzerine binlerce kelime yazabilir, sosyolojik ve psikolojik çözümlemelerin amına bile koyabiliriz ama en düz haliyle herkesin kabul ettiği bir gerçek var; hangi ortamda olursa olsun insanların çoğu doğaları itibariyle popüler olmayı severler. burada bir sıkıntı yok. sıkıntı, twitterda insanlar bu following-follower olayını dünya meselesi haline getirince çıkıyor. kendini follow etmeyeni asla follow etmeyenler, follow edip 2 gün sonra geri follow gelmezse unfollow edenler, follow edilince follow etmeyip unfollow yediğinde tutuşup follow etmeye başlayanlar, follow ettiği ve arada sırada mention attığı insandan geri follow alamayınca delirip "sen kendini benden iyi mi sanıyorsun" saldırılarına geçenler, düzenli olarak kitleler halinde insanları follow edip bir süre sonra çaktırmadan unfollow ederek takipçi sayısını arttırmaya çalışanlar, unfollow edildiğini üye olduğu sistemler sayesinde öğrenip takribi 5 saniye sonra kendi de unfollow edenler - hepsi twitter'da yaşanıyor, yaşatılıyor. bu konu hakkında bıkmadan usanmadan o kadar çok tweet atıyorlar ki, fark etmemeniz olanaksız. sanal bir ortamda, kaçta kaçının gerçek olduğunu bile bilmediğini insanlar tarafından takip edilip edilmeme olgusunu bu kadar kafaya takan insanlardaki ego zedelenmesinin boyutlarını kestiremiyorum ben. küfür ederek bağlayacaktım konuyu ama yazdıkça üzüldüm ikinci maddeye geçiyorum.
me, my formspring and my blog: sanal dünya malum çok yönlü, bir yerde hesabı olan insanın +5 yerde daha hesabı olduğu ortamlar. ve pek çok insan her türlü internet kimliği bilinsin, görülsün istiyor olabilir. bu yüzden twitter'da "web" diye bir kısım yapmışlar blogger gibi, facebook gibi profillerinizin linklerini koyabileceğiniz. ama benim attention-seeker'ıma yeter mi hiç? basalım otomatik formspring link eklemesi, dayayalım blogdan otomatik post akışı. manyak mısınız arkadaşım? ben zaten senin tarzını, yazım şeklini beğeniyorsam blogunu da takip ederim, açar formspringine de bakarım. nedir bu "bana bakın! bana bakın! hep beni okuyun tamam mı bakın bloga yazdım tıklayın hemen! formspringde bir laf soktum ki kesin okumanız lazım! BANA BAKIN!!!" halleri? allah aşkına kimi sikecekseniz sikin rahatlayın şu linkleri sokmayın gözümüze gözümüze rica ediyorum allahın adını verdim bak.
sweet retweet: aslında çok güzel amaçlarla yaratılmış, bir insanın beğendiğiniz bir tweetini kendi takipçilerinize de kolayca göstermenizi sağlayan retweet fonksiyonu bile tehlikeli insanların eline geçince ne haller alabilir ibretle izliyoruz twitter'da. popüler twitter kullanıcılarının "alfabenin ilk harfi a'dır" gibi cümlelerinde bile anlamadıkları cinsten derinlikler olduğuna inanan yurdum gençliğinin twitter'daki tek amacı aforizma (özlü söz deyince o kadar karizmatik durmuyor da) üretmek olan hesapları sürekli retweet ediyor olması yeterince sinir bozucu, fakat içimizdeki o ufacık "belki de adam yazılanı beğendi" inancı yüzünden fazla çemkirmediğimiz bir olay. vefakat kendi adının geçtiği (bkz. mention), senin hesabının takip edilmesinin önerildiği (bkz. followfriday) tweetleri RT etmek nedir? bir kere mantık hatası var, seni öneren tweetleri RT ettiğinde okuyan adamlar zaten halihazırda seni takip eden insanlar, tekrar follow edemezler yani, o reklamı boşa yapıyorsun, anladın? şimdi sakin ol ve mouseunu o RT butonundan yavaşça çek.