Friday, August 17

king kong gelse de dans etsek

az önce bir türk televizyonu klasiği olan 'yabancı diziden direk çalalım ama hiç bi referans göstermeyelim' akımının son temsilcisi olan "kavak yelleri" isimli dizinin yeni bölümünü izledim. nasıl ki bizden bir önceki nesil "evimiz hollywood'da" dizisiyle büyümüştü, biz de zamanında dawson's creekle büyüdük. dizinin türk versiyonunda, türk örf ve adetlerine uygun düşmeyeceği düşünülen öğeler ve karakterler çıkartılmış. misal, pacey'in gay olan abisi türk versiyonda efe'nin polis abisi. ilerleyen günlerde de dizinin orjinalinde rastladığımız pacey-jen (efe-mine) fuckbuddylik müessesesini türk versiyonda görür müyüz, şüpheliyim. ancak anlamadığım şey, nasıl oluyor da türk toplum değerlerini (blah blah) korumak adına gay karakterler senaryodan çıkartılırken, kızı yaşındaki hatunu hamile bırakıp üzerine imam nikahı kıyan baba karakterinde bir sakınca görülmüyor?

çakma underground parçalarla, r&blerle kendinden geçer gözüken yurdum gençliğinin gerçek yüzünün ibrahim tatlıses "cano cano" remixinde ortaya çıkmasını anlamadığım gibi, bülent ersoy'un o kadar parası olmasına rağmen neden erkekken çektirdiği filmleri toplatmadığını ve kanal d'nin ısrarla sabaha karşı bu filmleri göstermeye devam ettiğini anlamadığım gibi, sabahtan akşama kadar içki içip gece 12yi geçince bugün kandil moduna bağlayıp 24 saatliğine içkiye ara verip sonra kaldığı yerden devam eden ve kendini müslüman sayan insanları anlamadığım gibi, bunu da anlamıyorum.

ya onlar 40 fırın ekmek yiyecek, ya da ben fırıncıyı da, başımı da alıp gidicem buralardan, o olacak.

2 comments:

Başak Ağın said...

benim canımı sıkan şu "önceki nesil" değerlendirmeniz oldu bağyan ve kendimi nası yaşlı hissettim annatamam - veya bi üzüldüm, bi üzüldüm, bi hüzünlendim sorma diyor sevgilerimi sunuyorum.

voodoo girl said...

haşa paşam sizin ruhunuz genç =)