Saturday, February 6

damn these wild young hearts

kanımca bir kadının artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını anladığı o lanet an, aslında ömrünün 1/3lük kısmının matematiksel olarak bittiği gün değildir. ne zaman ki dandik bir form sizi yaşınıza göre kategorize etmek ister ve farklı yaş aralıklarıyla oluşturduğu kutucukları önünüze koyduğunda işaretlediğiniz kutu artık '0-25' değil '26-35'tir, işte o zaman bazı gerçekleri inkar etme gücü elinizden alınmıştır. bahsi geçen kutuya mensup hemcinslerimle yaptığım konuşmalardan sonra farkına vardım ki bu iş en çok aşk ve seks hayatımızı etkiliyor. evlilik hayallerinden, "kendi aramızda sözlendik" avamlığından en uzak kadın bile belli bir yaştan sonra belli tip erkeklerle vakit kaybetmekten kaçınıyor. belki de çocuklarla iyi geçinen erkeklerden iyi bir baba figürü olacağı düşüncesinin bilinçaltımıza yerleşmiş olması yüzünden hiç çocuk hayali kurmayan kadının bile o tip bir erkekten etkileniyor olması gibi kontrol edemediğimiz ve genlerimize kodlanmış mevzular vardır bilemiyorum fakat yaş ilerledikçe elimizdeki kriterin maddelerinin arttığı bir gerçek. belli bir ağırlığı olmayan, toplumda belli bir statü edinememiş, belli maddi standartları tutturamamış adamlar hiçbir zaman 'koca' materyali olarak addedilmezler bittabi ama 26-35 kutucuğundaki kadınlar için flört materyali bile olamıyorlar. kısa süreli cinsel performanslarda (gün olarak, saat olarak değil tabii allahım sen koru) tercih meselesi olan çıtırlar vakit geçirmeye gelince sınıfta kaldığından ve 26+ yaşlarına gelene kadar birilerini büyütmekle vaktini harcamış kadınlar artık yorulduğundan, 'burada hazır yapılmışı var' erkeklere olan talep gittikçe artıyor. takdir edersiniz ki arz ile talep birbirini dengeleyemiyor, ve biz "26-35 kutucuğunda yaşanamayan aşklar"ın kurbanı oluyoruz. çok acıklı.

9 comments:

Hich said...

evet, hazır yapılmışları kimler alır bilemem ama ben ev yapımı olanları daha bi severim, anlaşılacağı gibi.

vence said...

bir de "hemen koca bulmazsa infilak edecek 27'lik kız " diye birşey var..

agdabandi said...

24 yaşımın baharında bana kız çocuk hayallerini anlatan 24'lük elemana saniyesinde "vereyim" gözüyle bakmaya başlıyorsam, gerçekten genetik kodlarımızın bir yerinde bir hata olmalı diye düşünüyorum.

lan kızının düştüğünde yerden nasıl kalkacağını, yok üzerindeki elbisenin rengini anlatan erkek mi olur ya pess!

ne ben olabildim ne de başkası said...

haklısın

nihan said...

su blogunu göreli bir hafta filan oldu kastım gheriye dönük bütün yazdıklarını okuorum 6 4 ay kaldı okunmadık.. serefsişzşm derslerimi ihmal ettm resmen:D egitim neferi olamıcam

Anonymous said...

şu ana kadarki en iyi yazın.içerisinde eziklik içermeyen çok doğru tesbitlerle dolu bir yazı olmuş.tebrikler

varol döken said...

var mısın yok musun a katılsanıza siz a-janedoe ile, kutularda da arz talep dengesi olur, acun'da arkadaşım çalışıyor, kimi istiyorsanız yerleştiririz...

birinin de kutusundan mutluluk çıksın be!

i am not your freud said...

bi arkadaşımla "interrail mi yapsak" diye düşünürken fiyatların yaşa göre (25'e kadar ve 26 sonrası) ayrıldığını, üstüne bi de bu yaş grupları arasında hayvan gibi fiyat farkı bulunduğunu görünce bi bunalıma daha girdim vudu abla. abla lafın gelişi.

La Santa Roja said...

kendimi kesicem akşam akşam. 2 dakka doğru tespit yapma be voodoo.