bir: yeni albüm çıkartan sanatçıların ilk kliplerini bilindik bi şarkının yeniden yorumlanmasına (cover yazmamak için ne kastım) çekmeleri son derece özgüvenden yoksun, kolpa ve müzik piyasasının gelişimi adına yasaklanması gereken bir hareket bence.
iki: kalabalık yerlerde, örneğin metro, merdivenlerden çıkarken başınızın önünüzdekinin kıçıyla aynı hizada olması ve arkanızdaki insanın da kesin sizin götünüzü dikizliyor olduğunu bilmek can sıkıcı.
üç: yemek yapan yakışıklı bir erkekten daha seksi bir şey olabilir mi? bunu farkedişim digiturke hometv gelmesinden ziyade küçüklüğümden beri jamie oliver izlememden kaynaklanır. şişko ve peltek olabilir ama adam yemek yaparken seksi be kardeşim.
dört: geçenlerde bi magazin programında ismini vermek istemediğim biri için (gizem yarattım) "daha 25 yaşında, kendisi çocuk" dedi dış ses. pek sevindim. burdan artık geceleri dışarı çıkınca sıkılan, tribecada otururken etrafını -18ler basınca bunalıma giren insan görüntüsü çiziyorum ya mütemadiyen, bu cümle bi an beni sevince boğdu.
lego kolyemi daha bi mutlu taktım.
beş: 4. dövmemi yaptırışımın üzerinden yaklaşık 4 sene geçtikten sonra, arkadaşların deyimiyle "saç yaptırır gibi" bir anda gittim ve 5. dövmemi yaptırdım. mutluyum. yalnız artık dövme yaptırırken canı acımayan insan sıfatımı kaybettim, hükümsüzdür. baya modası geçmiş bu espri ve burdan bakınca koçbank reklamı hissi yaratan ama aslen koç burcu sembolü olan dövmemin resmiyle 1 dakika sessiz kalma hakkımı kullanıyorum.
[konya]altı: ellerinde pek de fazla güneş kremi çeşidi kalmamasının sebebini "sezon bitti" diye açıklayan parfümericiye inat, ben bu yaz bronzlaşmak ve kendimden ziyade arkadaşlarım ve sevdiceğimle uzlaşmak ve hatta yozlaşmak için antalya yollarına düşüyorum. yolu serik'ten geçen herkesle elbet bir gün buluşuruz. iyi tatiller (kısa a'yla).
Monday, July 28
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
9 comments:
I'm going deeper underground!
Sevdiğim adam bana çikolatalı sufle yapsın, şöyle şarap soslu et pişirsin, şaraptan anlasın; ben ona ruhumu satarım arkadaş. Nasıl mutlu olurum bir bilseniz!
"Burdan artık geceleri dışarı çıkınca sıkılan, tribecada otururken etrafını -18ler basınca bunalıma giren insan görüntüsü çiziyorum ya mütemadiyen, bu cümle bi an beni sevince boğdu.
lego kolyemi daha bi mutlu taktım."
-18'ler beni de ziyadesiyle rahatsız etmekte. Yaşlandım mı ne? O cümleyle de mutlu olamadım, baksana..
85ten sonra doğanları var saymıyorum.
7: (devamlılık sağlamak ve ince bir zekaya sahip olduğumu göstermek için kasmak) -18 lerin birde sizden uzun olma durumu varsa ki yeni nesil danalı yoğurtlarla büyütüldüğü için hayvan gibidir hepsi. yok edilmeleri gerektiğini düşünüyorum. yada madende çalıştıralım.
kendim bizzat -18'ken -18lerden nefret ediyordum, hala da ediyorum.
serik pehlivanlar diyarı .)
Yorumlara verdiğim cevapların cevapsız kalmamasını tercih ederim. Ennnnn sevdiğim okurum Voodoo girl! Haydi gel bloguma gel.
yorumları okuyunca bir bütün ilgiyi -18 mevzusunun çekmiş olmasına şaşırdım, bir de isimsiz arkadaşın serik'in pehlivanlar diyarı olduğunu bilmesine =)
matmazel jelatin, işte geldim ordayım!
jelo feat. vudu single'ının prodüktörü olmak isterim, yeni doğan blog kardeşliklerine temkinle yaklaşırım beni dahil etmezlerse. :P
Post a Comment