Friday, December 15

sister morphine

evet dengesizim. bu utanılacak bir şey değil çünkü dengesizliğim aslında kendimden başka kimseye zarar vermiyor. ben her şeyi kendi içimde belli noktalara taşıyor, yükseltiyor, alçaltıyorum ve karşı tarafın -konuyla ilgisi olan diğer insanların- ruhu bile duymuyor. bu kendi iç dengesizliğim yüzünden de her şeyi en uç noktalarda yaşıyorum; bir konu ve/veya bir insanla ilgili bir gün çok heyecanlıyken öbür gün tamamen sıkılmış olabiliyorum, bir gün çok severken diğer gün nefret edebiliyorum. bunu şimdiye kadar herhangi bir sebebe bağlama ihtiyacı hissetmedim, ben böyleyim dedim ve yoluma devam ettim.

ama bugün farklı bir şey oldu. dün gündüz vakitlerindeki heyecanımın dünü bugüne bağlayan sabah namazı saatlerinde anlamsız bir sıkıntıya dönmüş olmasının sebebini büyük düşünür Tyra DeSalvo'nun yardımıyla gördüm.
"I’m more impressed with the closed doors than the ones that are open"

şu durumda cevaplanması gereken sorular var. kaybolan büyü bir chris angel gösterisi misali geri gelebilir ve beni etkilemeye devam edebilir mi yoksa copperfield gösterisine katıldıktan sora "bizi aldılar karanlık odalara götürdüler" açıklamaları yapan atilla taş modumu mu açtım? bir yandan her şey açık açık konuşulmalı derken bir yandan da konuşulunca büyüsünü kaybetti diye mızmızlandığım için her şey bana müstahak mı? Neden hiç bir şeyi normal boyutlarında değerlendiremiyorum da olduğundan çok büyük ya da çok küçük görüyorum? groove is in the heart mı gerçekten yoksa algıda seçicilik kurbanı zavallı bir insan mıyım?


Tell me, sister morphine, when are you coming round again?

1 comment:

Anonymous said...

bugün ki dengesizliğimin başkalarına zarar vermesini istiyorum...