
bir önceki postumda çok beğendiğim reklamlardan bir demet sunmuştum size, bu ara türk televizyasında da taktığım reklamlar var. ilki ümit karan reklamı. normal hayatında cümle içinde kullanamayacağı kelimeleri reklamda da kullanmasın bi zahmet kendileri. ikincisi suyumuzu idareli kullanalım reklamı. traş olurken, diş fırçalarken, bulaşık yıkarken dikkatli olalım. olalım da neden baba traş olurken yanındaki "erkek" çocuk diş fırçalıyor, anneye içerde yardım eden "kız" çocuk oluyor? evet battı kardeşim. kalıplaşmış türk aile yapısı bana battı ve batmaya da devam edecek; hayırlısıyla benim kızım olursa inönüde maç izlemeye de gidecek, oğlum olursa bulaşık makinesi de boşaltacak. sinirlendirmeyin beni.
son olarak da aklıma ne geldi, küçükken biz, ilkokul falan, biri ona bakarken "kendimi tren gibi hissettim" gibi zekice espriler yapmaya çalışan birtakım kızlar vardı. bir gün mahalleli çocuklardan biri bu lafa "arkadan mı bineyim önden mi" diye cevap vermişti. ozaman anlayamamışız ama şimdi alkışlar onun için gelsin.
2 comments:
"kaliplasmis turk aile yapisi" evet, bana da batim batim batmakta. normal olan ya da olmasi istenen her seye isyan ediyorum hatta bi kulup falan kurmak istiyorum buna karsilik. hem onden hem arkadan girilebilecek bisi olursa tadindan yenmez zannimca ehah :p
sizleri gender studies'e, julia kristeva'ya, helene cixous'ya ve hatta elaine shoewalter'a davet ediyorum sevgili gençler.
Post a Comment