Monday, May 28

final countdown

present work placeimde official olarak son haftama girmiş bulunmaktayım. kelimeler kifayetsiz olduğu için bu mevzuyu şimdilik burda bırakıyorum, yakın zamanda duygusal bir blog gelebilir konuyla ilgili aman diyim.
ablamın düğününe de sayılı günler kaldığı için home alone serilerimizin bir yenisi yaşanıyor, ancak çok da unusual bir aktivite olacağını sanmıyorum. çok işim var, o yüzden "everybody in the house make some noise" partileri beklenmesin benden.
çok sevgili kitlemle şarkı paylaşımına gireceğim yakında, ama şu aptal mp3 player ekleme sitesinin bi açılması lazım önce.
mio bagno sonrası mayışıklığım üzerimde oyüzden fazla uzatmayacağım; içimden geldiği üzere hayatımda olan 3 aşık insandan esinlenerek 3 farklı aşk tanımıyla yazımı bitiriyorum.
aşk, kötü bir haber aldığında yanında olmasını istediğin ilk insanın sevdiceğin olmasıdır.
aşk, zaman-mekan düşünmeden yarım saatlik görüşmeler için kilometreler katetmeyi göze almaktır.
aşk, sırf sevdiceğin öyle istiyor diye saçını uzatmaya karar vermektir.

bi de son olarak günün özlü sözü:
if you enjoy looking at yourself on the mirror, it does not mean you're a narcissist. it just means you're beautiful.

2 comments:

Tyra DeSalvo said...

boyle ask uclemesine, description-wise ya da fact-wise, saygi durusuna gecer, sapka cikartir bir de alkis tutarim :)) reference queen seni hehehe

Maybe. said...

AşK, Adam ile Kadın'ın arasına bir "Ş"ey girmesi mi yoksa: ]