tüm bu saydıklarım benim kadınlığıma ve ilişki yaşama tarzıma tamamen ters olduğundan, 'öyle bir kadın olamama' serzenişi kadınların bu hallerine özendiğimden değil, erkeklerin bu tarz kadınlara verdiği tepkilere şaşırmamdandır. zira çevremden gözlemlediğim bu tarz kadınların ilişki kurma ve kurdukları ilişkiyi sürdürme konusunda gayet de başarılı oldukları. belki nitelik olarak bakıldığında öyle olmadığı görülür, ya da belki bir ilişkinin niteliğini değerlendirme hakkını kim kendinde görebilir ki; ancak ben bazen gerek kendi gerekse karşı cinsimin bu kadar salak olmasına katlanamıyorum. kadınların bir hülya avşar misali gururluluk, güçlülük, iyi kadınlık mavraları atıp da yine bir hülya avşar misali boynuzun biri bin parayken erkeklerinin dizinin dibinden ayrılamayışlarını; erkeklerinse iş lafa ya da 'kanka' tabir ettikleri kızlara gelince rahatlığa ve modern düşünceye şapka çıkartıp iş sevgililerine gelince "hayır o mini eteği giyemezsin" tadında çıkışlarda bulunmalarını da ikiyüzlülükten ve karaktersizlikten farklı sıfatlarla ifade edemiyorum. bu yüzdendir ki "şöyle bir kadın" olamıyorum.
Thursday, November 20
biz şöyle bir kadın olamadık
yine sex and the cityden gireceğim ama, onlar kadar fancy restoranlarda ya da designer kıyafetler içinde olmasa da, bizim de arada sırada bir takım kız arkadaşlarla biraraya gelip "I couldn't help but wonder" anları yaşadığımız doğrudur. geçtiğimiz günlerde, işte böyle anların birinde de konu bir şekilde oraya gelince "ulan biz şöyle bir kadın olamadık" lafını kullanış sıklığımızı farkettim. yanlış anlaşılmasın, olamadığımız kadınlar insanda "vaay bee" tepkisi yaratan, ne bileyim angelina jolie gibi kadınlar değil. örneğin, evinde pijamalarıyla otururken sevgilisi gelecek ve ona kesinlikle bakımsız görünemez diye hemen üzerine bir şeyler giyip gözaltı kapatıcısı süren kadınlar. örneğin, sevgilisini uçan kuştan kıskanıp, her türlü internet profilini kapattıran ve zaman zaman cep telefonunu karıştıran kadınlar. örneğin, yanlarında godamanlarıyla bir takım mekanlara gidip masada şişeler açtıran ve kesinlikle elini cebine atmadan yaşayan kadınlar.
tüm bu saydıklarım benim kadınlığıma ve ilişki yaşama tarzıma tamamen ters olduğundan, 'öyle bir kadın olamama' serzenişi kadınların bu hallerine özendiğimden değil, erkeklerin bu tarz kadınlara verdiği tepkilere şaşırmamdandır. zira çevremden gözlemlediğim bu tarz kadınların ilişki kurma ve kurdukları ilişkiyi sürdürme konusunda gayet de başarılı oldukları. belki nitelik olarak bakıldığında öyle olmadığı görülür, ya da belki bir ilişkinin niteliğini değerlendirme hakkını kim kendinde görebilir ki; ancak ben bazen gerek kendi gerekse karşı cinsimin bu kadar salak olmasına katlanamıyorum. kadınların bir hülya avşar misali gururluluk, güçlülük, iyi kadınlık mavraları atıp da yine bir hülya avşar misali boynuzun biri bin parayken erkeklerinin dizinin dibinden ayrılamayışlarını; erkeklerinse iş lafa ya da 'kanka' tabir ettikleri kızlara gelince rahatlığa ve modern düşünceye şapka çıkartıp iş sevgililerine gelince "hayır o mini eteği giyemezsin" tadında çıkışlarda bulunmalarını da ikiyüzlülükten ve karaktersizlikten farklı sıfatlarla ifade edemiyorum. bu yüzdendir ki "şöyle bir kadın" olamıyorum.
tüm bu saydıklarım benim kadınlığıma ve ilişki yaşama tarzıma tamamen ters olduğundan, 'öyle bir kadın olamama' serzenişi kadınların bu hallerine özendiğimden değil, erkeklerin bu tarz kadınlara verdiği tepkilere şaşırmamdandır. zira çevremden gözlemlediğim bu tarz kadınların ilişki kurma ve kurdukları ilişkiyi sürdürme konusunda gayet de başarılı oldukları. belki nitelik olarak bakıldığında öyle olmadığı görülür, ya da belki bir ilişkinin niteliğini değerlendirme hakkını kim kendinde görebilir ki; ancak ben bazen gerek kendi gerekse karşı cinsimin bu kadar salak olmasına katlanamıyorum. kadınların bir hülya avşar misali gururluluk, güçlülük, iyi kadınlık mavraları atıp da yine bir hülya avşar misali boynuzun biri bin parayken erkeklerinin dizinin dibinden ayrılamayışlarını; erkeklerinse iş lafa ya da 'kanka' tabir ettikleri kızlara gelince rahatlığa ve modern düşünceye şapka çıkartıp iş sevgililerine gelince "hayır o mini eteği giyemezsin" tadında çıkışlarda bulunmalarını da ikiyüzlülükten ve karaktersizlikten farklı sıfatlarla ifade edemiyorum. bu yüzdendir ki "şöyle bir kadın" olamıyorum.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
6 comments:
aynen katılıorm efem
o yüzden sakın olmayınız bnce
boşver olma zaten...
Bu bence senin bir ilişkiden ne beklediğinle doğru orantılı bir soru. Sex and the city dizisinin asıl fikri; düşünce temelleri farklı genel olarak birbirine benzeyen kadınların mutsuzluklarının ve bencilliklerinin anlatılmasıdır. Bana çok komik bir dizi gelir. Samantha hariç, diğerlerini çok riyakar bulurum. Neyse; o erkeğine her daim güzel görünen kadınlar, para harcattırmayanlar kadınlar prenses gibi davranarak temelde kontrolü elde tutan kişiliklerdir. Çok sıkıcıdırlar ama "kolay" karakterler olduğu için erkekler sever.
Çünkü her erkek kadınları feth etmek ister.
aynı dertten muzdarip erkeklerde vardır aslında.... senin olamadığın kadınlara denk gelirler mesela hep. Hatta butun kadınların boyle olduguna daır teorileri olanlara bile rastladım. Guzel blogmus bu arada ben yabancısıyım..
biz de öyle bi kadın bulamadık arkadaş!
pek bi içlendin bakıyorum :)
Post a Comment