klasik çılgın gece sonrası sabah uyanma tribidir filmlerde, makyajı akmış saçı dağılmış kız 'nerdeyim ben?' bakışları atar etrafa eliyle saçlarını geriye atmaya çalışırken. yerde boş içki şişeleri, uyuşturucu kalıntıları, kıyafetler, yatağın yanındaki komidinde ağzına kadar dolmuş kültablaları vardır. işte özendiğim his bu. hayatımı bir 'kate moss as an after party girl' şeklinde yaşamam mümkün değil elbette ancak yılda bir haftamı örneğin pink'in şimdi adını hatırlayamadığım bir klibindeki haliyle ya da almost famous'daki band-aidlerin tarzında yaşamak güzel olurdu. yapılmayacak iş değil - hem vintage rock'n roll tarzının da, parti sonrası akmış makyajın da, dağınık saçın da hakkından gelirim evelallah ancak içince hemen kusuyorum ben hayallerim orada sıçıyor.
Sunday, March 1
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
16 comments:
onların alayı yalan. seninki en gerçeği voodoo. "ben de öyleyim" diyenler de hep kustu içtikten sonra. keith moss da kusuyodur elbet. tek gerçek dolmuş kültablalarıdır ki onlar zaten herzaman vardır. vintage rock'n roll parti'ye gerek yok illa. he bir de boş efes şişeleriyle şekilden şekle girmeler de bizim artımızdır!
:) güzel yorum
ben şeyi merak etmişimdir hep "sonra böyle demişim sonra böyle yapmışım sonra şuraya gitmişiz hiiç hatırlamıyorum" muhabbetini. ben ne kadar sarhoş olsam da hatırlıyorum sonrasında. sarhoşluğun sınırlarını zorlamaya yemin edersem de kusuyorum evet.
uzun sureler ciddi manada alkol tuketirsen o unutma,hatırlamama konstriksiyonlarını yaşarsın.misal levent kırca gibi çift görmeye takmısımdır, geçen oldu peste sahada 44 kişi vardı, tek gözü kapadım artık :)
kız baksana vudu diyince herkes şunu övüyor:
http://slnnn.blogspot.com/
bu da ingilizce hocasıymış galiba.
hay sizin ben :)
benim hayatımda bir kez oldu ama şöyle: mekanda kredi kartımı uzatışımı hatırlıyorum, sonraki görüntü otoparkta kusuyorum, sonraki görüntü bilkentte kusuyorum, yanıma gelen jandarma "hanfendi napıyorsunuz?" diyor "kusuyorum" diye cevap veriyorum. otoparka inişimiz, ümitköy-bilkent arası yolu gidişimiz falan yok. ama tüm geceyi direk şalteri kapatarak unutan arkadaşlarım olmuştur ki (kendisine burdan selam ederim) hayal kahvesinden ottoya giderken yolda burgera sokulup işetildiğini hatırlamamasını geçtim tüm geceyi hayal kahvesinde geçirdiğimizi zannediyordu sabaha. değişik bir kafa.
vincenco,
bu linkin bu blogda bininci kez verilişi olduğundan "en gerçek hakiki vodoogirl benim ulan" diye tükürükler saçmak gerekiyor belki lakin yapmıyorum. herkesin tuttuğu kendine diyelim :)
TakeBackTheCity'nin de dediği gibi belli bir dönemin full alkol ile geçşyoırsa, hergece kelle isen, unutkanlık, hatırlamama gibi olaylar allahın emri. 750 tane mevzum var böyle. hatta birisinde sabah uyandığımda içimde atlet vardı. ortamda hiçkimsenin de atlet giymişliği yoktur.
other voodoo da febe logosu gordumki olmaz dedim bundan voodo falan dogaya aykırı
ben şey dedim. david bowie'ye hastayım ölüyorum ona dedim.
-ne dedin sen?
-çat.
bunu görmek yerine david bowie'yi görünce sevindim dedim:)
okydokie atleti nerden buldun acaba :):)
evet süpersonik fötödekiler Keith Richards, Tina Turner ve David Bowie. 'Ben zamanında bunlarla ne partilerdim olum' imajı vermeye çalıştım.
"rakıl rolu severim"
hahahahahahahahahahahah oha nasıl hatırladın yaaaa :)
ne zaman unuttum ki :)
bowie (L)
aynı anda karşılıklı yorum yaptık yeaa hgfhdhh
Post a Comment